23.04.2024
10:49
EN

İzmir’in Oda-Borsalarından “deprem” gündemli Meclis Toplantısı

İzmir’deki 3 oda-borsanın “deprem” gündemli ortak meclis toplantısına konuk olan Jeolog, Deniz Jeolojisi Uzmanı ve Bilim Akademisi Üyesi Prof. Dr. Naci Görür, iş insanlarını “İzmir’de deprem bekliyoruz” diyerek uyardı.  Görür, “İzmir model olsun, deprem dirençli bir kent yaratalım. Depreme hazırlıklı olalım. Aynı acıları bir daha yaşamayalım” dedi.

Türkiye’yi yasa boğan Kahramanmaraş Depremlerinin ardından İzmir’deki 36 kurum tarafından başlatılan “İzmir Yardıma Koşuyor” Kampanyası çerçevesinde; İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası ve İzmir Ticaret Borsası Şubat Ayı Ortak Olağan Meclis Toplantısı; Jeolog, Deniz Jeolojisi Uzmanı ve Bilim Akademisi Üyesi Prof. Dr. Naci Görür’ün katılımıyla yapıldı. İzmir Ticaret Borsası Meclis Başkanı Ömer Gökhan Tuncer, İzmir Ticaret Odası Meclis Başkanı Selami Özpoyraz ve Ege Bölgesi Sanayi Odası Meclis Başkanı Halil İbrahim Gökçüoğlu başkanlığında düzenlenen toplantının açılış konuşmalarını; İzmir Ticaret Borsası (İTB) Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, İzmir Ticaret Odası (İZTO) Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener ve Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar gerçekleştirdi.

KESTELLİ: İZMİR DEPREMİ BİR UYARIYDI

Bilim insanlarımızın uyarılarını yeterince dikkate almadığımız için bu afetin yıkıcı etkisi katlandığını belirten İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, “Sadece iki buçuk yıl önce yaşadığımız İzmir depremini hatırlayalım. Aslında merkez üssü İzmir olmayan ama özellikle Bayraklı’da, uygun olmayan zeminde, gerekli şartlara sahip olmayan binalar nedeniyle 117 can kaybına neden olan o deprem bize bazı şeyleri hatırlatmıştı. Anlamak isteyenler için İzmir depremi bir uyarıydı. Ama 11 ilimizde yıkıma neden olan Kahramanmaraş ve ardından gelen Hatay depremleri, uyarının yeterince dikkate alınmadığını da bizlere gösterdi” dedi.

KESTELLİ: ÇOCUKLARIMIZIN GÜVENLİĞİ HAYATİ BİR KONU

Olacağını bildiğimiz ama ne zaman olacağını bilemediğimiz büyük İzmir depremine doğru şekilde hazırlanmak gerektiğini ifade eden Kestelli sözlerini şöyle sürdürdü: “Hayati olan bir diğer konu, hatta en önemli konu ise çocuklarımız. Depremde ailelerini, yakınlarını kaybeden çocuklarımızın mutlaka ama mutlaka devlet korumasına alınması gerekiyor. Türkiye Cumhuriyeti laik bir hukuk devletidir. Refakatsiz kalan veya ailesinden ayrı düşmüş çocuklarla ilgili tüm işlemlerde çocuklarımızın üstün yararı gözetilmelidir. Ailesinden ayrı düşmüş çocukların yeri sosyal hizmet kuruluşlarıdır”

ÖZGENER: ÖNCELİKLERİMİZİ YANLIŞ BELİRLEDİK

6 Şubat’tan bu yana tek gündemlerinin yaraları hep birlikte sarmak olduğunu vurgulayan İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, “1999 yılından itibaren birçok akademisyenimiz bize tehlikeleri anlattı. Neler olabileceğini ayrıntılı bir şekilde aktardı. 30 Ekim 2020 İzmir depremi yapılan tüm uyarılara rağmen yerimizde saydığımızı gösterirken, Cumhuriyetimizin yüzüncü yılının ilk günlerinde anladık ki, maalesef dersleri iyi alamamışız. Mimari geleneklerimiz, kent kültürümüz, plan ve proje alışkanlıklarımız baştan aşağı değişime uğramalıydı. Bunu yapamadık. Önceliklerimizi yanlış belirledik, başka gündemlerin içinde kaybolduk” dedi.

ÖZGENER: DEPREM ÇALIŞMA VE PLANLAMA GRUBU KURALIM

Dönüşümün tek sırrının bilimde ve teknolojide olduğunu belirten Özgener sözlerini şöyle sürdürdü: “İzmir’i depreme dirençli bir kent olarak hazırlamak için; İzmir Valiliğimiz ve İzmir Büyükşehir Belediyemiz başta olmak üzere kentimizdeki tüm kurum, kuruşların katkısı ve Odamız çatısı altında yer alan inşaat yapım ve onarım, mimar, mühendis, yapı denetim, emlak, sigorta ve ilgili tüm sektörlerimizin bilgi birikimleri ile tecrübelerinin değerlendirilmesiyle önemli projelere imza atabileceğimize inanıyorum. Kurumlarımızda, bu konuyla ilgili Meslek Komitesi temsilcilerimizden oluşan bir “Deprem Çalışma ve Planlama Grubu” kurulmasını öneriyoruz”

YORGANCILAR: ACI ÇOK BÜYÜK, HASARIN TARİFİ YOK

Depremin ardından TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile birlikte bölgeye giderek çalışmalar yürüttüklerini belirten EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, “Bilimin yolundan gitmediğimiz ve bilim adamlarımıza kafamızı çevirdiğimiz sürece yolumuz çok da aydınlık görünmüyor. Bunu her seferinde acı bir şekilde tecrübe ediyoruz. Acı çok büyük. Hasar tarif edilemeyecek kadar çok.  Acının ve kayıplarımızın büyüklüğüne rağmen, Bölgedeki dayanışma ruhu, milletimizin gönül zenginliği ise en büyük umudumuz oldu” dedi.

YORGANCILAR: AFET BAKANLIĞI KURULMALI

Bölgede tespit ettikleri sorunları sıralayan Yorgancılar sözlerini şöyle sürdürdü: “Bilim, liyakat, vicdan, ahlak ve denetim eksikliği bizlere bunları yaşatmıştır.  Bu açıdan Adalet Bakanlığı Deprem Suçları Bürosu çok doğru bir adımdır. Ancak, çok büyük yangın, sel felaketlerinde, depremlerde de görmekteyiz ki, ülkemizde bir Afet Bakanlığı’na acilen ihtiyaç vardır. Ülkemizde benzer acılar artık geride kalsın. Hatalarımızdan ders çıkarma, eksiklerimizi kabul etme erdemliliğini gösterip, işi kılıfına uydurarak değil de, artık işi olması gerektiği gibi uzmanları ile birlikte yapalım”

GÖRÜR: DEPREMİ NEDEN GÜNDEME ALMIYORSUNUZ?

Yönetim Kurulu Başkanlarının konuşmalarının ardından kürsüye çıkan Jeolog, Deniz Jeolojisi Uzmanı ve Bilim Akademisi Üyesi Prof. Dr. Naci Görür, deprem gerçeğine ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Görür, “İstanbul'da depremi söylememize rağmen İstanbul depreme hazır mı, hayır. Hiçbir şey yapılmadı demek haksızlık olur ama yeteri kadar yapılmadı. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez bu hükümet bu stratejik düşünceyi değiştirmeye kalktı, dedi ki 'deprem olduktan sonra değil olmadan önce zarar azaltma sistemine geçmemiz lazım'. Ben çok umutlandım. Sizin ekonomik sorunlarınızdan daha mı az önemli, neden depremi gündeme almıyorsunuz. Terörden, sanayiden, iklimden, işsizlikten daha mı az önemli. Depremden daha önemli ne var bu ülkede eğitim mi, hukuk mu? En temel sorun deprem. Her sabah güneşin doğacağı gibi bir gerçek” dedi.

GÖRÜR: DEPREM DİRENÇLİ KENTLER YAPMALIYIZ

Yapılması gerekenin bilim ve teknolojinin gücüyle depremin vereceği zararı azaltmak olduğunu vurgulayan Görür, “Yapmamız gereken depremde ölmemek, zararı minimize etmek için deprem dirençli kentler yapmak. Şimdi Hakkari yöresinden, bir de Erzincan Bingöl Karlıova yöresinden kuşkumuz var. Hemen yarın deprem olacak demiyoruz. Uyarı mahiyetinde. Özellikle yerel yönetimlere uyarı. Adana'da Kıbrıs'ta bekliyoruz. Olabilir, illa da olacak demiyoruz. Büyük ihtimalle olabilir. İzmir'den bizim endişemiz var. Canlı faylar var. Yani günün birinde harekete geçebilir, deprem üretebilir. Çevrede olacak depremlerde bu faylar tetiklenebilir. Sisam adasında olan depremde bu fayların önemli bir kısmı tahmin ediyorum ki yüklendi. Kendileri zaten bir stres yüklüyorlar, bir de çevredeki depremlerden stres geldiği zaman o biraz daha yükleniyor" diye konuştu.

GÖRÜR: YÖNETİMLERDEN İZMİR’DE YAPI STOĞUNUN GÜÇLENMESİNİ TALEP EDİN

Prof. Dr. Görür, tüm deprem olasılıklarına karşın yönetmeliklere uygun yapılan binaların hayat kurtaracağını vurgulayarak, şöyle devam etti: "1999 sonrası yönetmeliklere uygun, kaçak göçek olmadan yapılmış binaların hiçbiri çökmez, sizi öldürmez, depremde içinden sağ çıkmanıza müsaade eder. '99 öncesi evimiz var' diyenlere söylüyorum, bir depremde bütün binalar çöker mantığı da yanlış. 99 depreminde Gölcük'te araştırma yaptım. Gördüğümüz şuydu, ayakta kalan binaların sayısı çökmüş bina sayısından fazlaydı. Tavsiyem İzmir'deki belediyeyi, üniversiteleri zorlayın halk olarak. Evlerinizi muayene ettirin. Adamın parası yoksa da devlet el atsın ya da belediye bedava yapsın. Muayene ederseniz en azından depremdeki davranışını görebilirsiniz. Bakın seçim geliyor. Talep edin, hani deniliyor ya 'çocuklar yatağa aç girmesin'. 'Çocuklar ve aileler depremde çatı başlarına çökmeyeceği şekilde biz İzmir'de yapı stokunu güçlendirmeyi vadediyoruz' desin. Elinde ciddi deprem planı olmayan hiç kimseye oy vermeyin"

Prof. Dr. Naci Görür, konuşmasının ardından katılımcıların sorularını yanıtladı.

23.02.2023

 

Geri dön

Bu internet sitesinde sizlere daha iyi hizmet sunulabilmesi için çerez kullanılmaktadır. Çerezleri nasıl kullandığımız hakkında daha fazla bilgi için Çerez Politikamız’ı ziyaret edebilirsiniz. Çerez kullanım tercihinizi belirtiniz: