Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Varan, Mart Meclisi’nin konuğu oldu
İzmir Ticaret Borsası Mart Ayı Olağan Meclis Toplantısı 28 Mart 2017, Salı gerçekleştirildi. Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Sayın Selahattin Varan konuk olarak katıldığı Meclis Toplantısı öncesinde, 6 ayda bir düzenlenen Ortak Meslek Komiteleri Toplantısı da yapıldı.
Meclis üyelerine hitap eden Selahattin Varan, Karabağlar ilçesindeki kentsel dönüşüm alanı projesinin, Başbakan Binali Yıldırım ve Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki’nin katılımıyla, 5 Nisan 2017 Çarşamba günü temel atma töreniyle birlikte hayata geçeceğini söyledi Varan, Karabağlar’da 101 hektar alanda kentsel dönüşüm uygulanacağını yaklaşık 300 bin konut yapılacağını, 270 bin metrekare civarında bir alanın park olarak değerlendirileceğini söyledi. Karabağlar kentsel dönüşüm alanının İzmir için vizyon ve rehber olacağını sözlerine ekleyen Varan ayrıca ALO 181 Çevre ve şehircilik hattı ile vatandaşların şikayet, soru ya da görüşlerini yetkililere direkt olarak aktarabildiklerini belirterek, acil müdahale edilmesi gereken durumlar olduğu takdirde de günün 24 saati işlem gerçekleştirebildiklerini söyledi.
Meclis açılış konuşmasını yapan İzmir Ticaret Borsası Meclis Başkanı Barış Kocagöz, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün, çevrenin korunması, çevre kirliliğinin önlenmesi ve bununla ilgili gerekli tedbirlerin alınması konusunda da sorumlu bir kurum olduğu belirterek, “Bunun için birkaç eksende tarım sektörü ile de doğrudan bağlantılı bir kurum. Ülkemizde, çevre kirliliğinin, özellikle endüstriyel çevre kirliliğinin zaman zaman tarıma verdiği zararlar ve bu zararların yarattığı uzun vadeli kayıplar da söz konusu olabiliyor. Türkiye'nin toprak varlıkları, dünyanın diğer bölgelerinde olduğu gibi farklı çevre sorunlarının baskısı altında kalabiliyor. Verimli toprak alanları her geçen gün şehirleşme, sanayileşme ve ulaşım faaliyetleri sonucu azalmakta. Ancak bunu önlemek adına ülkemizin değerli ovalarının SİT kapsamına alındığını da memnuniyetle görüyoruz” diye konuştu.
Kocagöz, şunları söyledi:
“Türkiye'nin 2023 ihracat stratejisine göre tarımsal ihracat hedefimiz olan 150 milyar dolara ulaşmak ve dünyanın en güçlü tarım ülkelerinden biri olmak istiyorsak, sadece üretim ve verim artışına odaklanmak yetmez. Bir yandan da toprak, su, bitki ve hayvan varlığımızda ortaya çıkan kayıp ve zararlar ile bunların etkilerine de eğilmek gerekir. Bu konuda ciddi araştırmalar yapıp bu etkileri iyi ölçüp biçmeli ve önlem metotları geliştirerek gelecek nesiller için sürdürülebilir üretim, sürdürülebilir çevre ile çocuklarımıza temiz hava, temiz gıda, temiz su bırakmak için hep birlikte çabalamalıyız. Bu konuların birçoğunda, Çevre Bakanlığı yanında, Gıda Tarım Ve Hayvancılık Bakanlığı, Orman Ve Su İşleri Bakanlığı ve tabi sektörün STK’ları olarak bizlerin de koordineli çalışması çok büyük önem taşıyor. Bu nedenle il müdürümüz de yanımızdayken, bu konularda borsamızın üstüne düşen her türlü yardıma hazır olduğunu ve birlikte yapılabilecek ortak projelere de aday olduğumuzu belirtmek isterim.”
İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli de Türkiye’nin çevresindeki distopik yapılanmaya dikkat çektiği konuşmasında “Dünyaya küreselleşmeyi empoze eden Amerika, anlamakta güçlük çektiğimiz bir içe kapanma dönemine giriyor. Medeniyetler kaynaşmasının fikir merkezi olan Avrupa’da, ikinci dünya savaşı öncesini hatırlatan bir ırkçı yükseliş baş göstermiş vaziyette. Rusya, İran, İsrail ve Çin gibi gizli ajandaları olan ülkeler, bölgesel istikrarsızlığı körükleyen görünmez adımlar atıyorlar. Ve bütün bu kaos içinde milyonlarca göçmen, yeryüzüne serseri mayınlar gibi dağılmaya devam ediyor. İnsanlığın büyük bedeller ödeyerek elde ettiği kazanımlar, uzun uğraşılarla kurulmuş kurumlar ve en önemlisi de küresel barış ve birlikte yaşama iradesi ciddi şekilde sarsılıyor. Kötü liderlik, dünyayı giderek daha zor yaşanır bir iklime sürüklüyor. Ve ülke olarak biz, büyük ideallerimizle birlikte bu cangılın ne yazık ki tam göbeğindeyiz ve her vesileyle fatura bize çıkıyor. Coğrafyamızdaki kaosun kaderimiz olmaması için kararlı ve sıra dışı adımlar atmamız şart görünüyor” diye konuştu.
Türkiye’nin hala bir hikâyesi olduğuna inandığını vurgulayan Kestelli, şunları söyledi:
“Yapacak çok işimiz olmasına, aşmamız gereken pek çok sorun bulunmasına rağmen, yarınlara bir iz bırakma idealinin güçlü bir şekilde devam ettiğini düşünüyorum. Türkiye, bu coğrafyanın geleceğine maya koyacak en önemli güç. Ve bu gücün en önemli kaynaklarından biri insan kaynağı ve üretim gücümüz. Kur, faiz, enflasyon ve işsizlik gibi temel göstergelerde yaşadığımız bozulmaya karşılık ekonomide son dönemde bir canlanma emaresi yaşadığımız ortada. Sanayi üretimindeki canlanma,
ihracattaki tırmanış, güven endekslerindeki artış, ticari kredilerde yüzde 20’ye varan yükseliş ve ekonomi yönetiminin aldığı önlemlerin de etkisiyle kurda yaşanan gerileme, ilerisi için umut veren gelişmeler. Bütün bunların yanında, 2010 yılından bu yana ilk kez hem gelişmiş hem gelişmekte olan ülkelerde aynı anda beklenen büyüme, kara bulutları nispeten dağıtıyor. Görünen o ki dünyanın, ekonomiden daha büyük dertleri var. Ülke olarak biz de 16 Nisan’da hükümet etme sistemini oylayacağız. Sonuç ne olursa olsun, 17 Nisan sabahından itibaren daha büyük bir şevkle reform gündemine sarılmamız gerektiğine inanıyoruz. Cemrelerin düştüğü ve nevruz bayramının kutlandığı günleri geride bıraktık. Doğanın uyanmaya başladığı bir dönemdeyiz. Üreticilerimizin hangi ürünleri ekeceklerine karar verecekleri zamanı yaşıyoruz. Sayın başbakanımız “milli tarım politikası” kapsamında prim miktarlarının 3 yıllık olarak ilan edileceğini açıklamıştı. Tarımsal destekleme için yeni bir dönem olacak bu uygulama üretim planlaması ve arz miktarının doğru öngörülebilmesi açısından gerçekten çok önemli. Bu nedenle ekim zamanının yaklaştığı bu dönemde prim miktarlarının bir an önce açıklanması gerektiğini düşünüyoruz.”
28.03.2017
